İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde (İBB) patlak veren rüşvet skandalı Türkiye gündemine bomba gibi düştü. İddialara göre, İBB'deki bir rüşvet çetesi, Capacity AVM'den 5 milyon dolar haraç istedi. Bu şok iddia, AVM'nin en büyük ortağı olan Uzman A.Ş.'nin sahibi Selahattin Özgül'ün savcılığa verdiği ifadeyle gün yüzüne çıktı.

Ziyaret Tebrikten Rüşvet Talebine Dönüştü

Selahattin Özgül, ifadesinde yerel seçimlerden sonra İBB'nin yeni yönetimini tebrik etmek amacıyla belediye binasına gittiklerini belirtti. Ziyarette Belediye Başkanı Ayşegül Ovalıoğlu ve Belediye Başkan Yardımcısı Ali Rıza Akyüz ile görüştüklerini anlatan Özgül, Akyüz'ün sözleriyle adeta şoke olduklarını dile getirdi. Özgül'ün ifadesine göre Akyüz, "17 senede burayı amorti ettiniz, esnafın da canına okudunuz. Bakırköy'e borcunuz var. Otoparkı birlikte işletelim. Belediyenin borçları var, destek olmanız gerek" diyerek açıkça para talebinde bulundu.

Yıkım Kararı ve Cezalar

Özgül, bu ilk görüşmenin ardından kendilerine yönelik baskıların farklı şekillerde devam ettiğini kaydetti. Söz konusu rüşvet teklifini kabul etmeyince belediyenin AVM için yıkım kararı çıkardığını ve 197 milyon lira ceza kestiğini iddia etti. Özgül, AVM için depreme dayanıksız raporu çıkaran ve kendilerinden haksız şekilde para isteyen CHP'li yöneticilerden şikayetçi oldu.

"5 Değil Hatırın İçin 3 Milyon Dolar Yeter"

Selahattin Özgül'ün ifadesinde yer alan bu çarpıcı detaylar, İBB'deki rüşvet iddialarının ne denli ciddi olduğunu gözler önüne seriyor. Özgül'ün, yöneticilerin "5 değil hatırın için 3 milyon dolar yeter" şeklinde ifadeler kullandığını belirtmesi, olayın vahametini daha da artırıyor. Bu iddialar, İBB'de yaşananların sadece bir başlangıç mı olduğu sorusunu akıllara getiriyor.

Rüşvet İddiaları ve Sonuçları

İBB'deki rüşvet iddiaları, Capacity AVM'nin sahibi Selahattin Özgül'ün şikayetiyle yargıya taşındı. Bu şikayet, İBB'deki bazı yöneticilerin görevi kötüye kullanma, rüşvet alma ve haksız kazanç elde etme suçlamalarıyla soruşturulmasına yol açtı. Olayın ortaya çıkmasıyla birlikte kamuoyunda büyük bir infial oluştu ve İBB yönetimi üzerindeki baskı arttı. Bu gelişmelerin ardından İBB Başkanı ve ilgili yöneticiler hakkında nasıl bir işlem yapılacağı merak konusu.