Büyükada Yetimhanesi Otel Mi Oluyor? İşte Son Karar!
Gündem

Büyükada Yetimhanesi Otel Mi Oluyor? İşte Son Karar!


10 June 20255 dk okuma8 görüntülenmeSon güncelleme: 13 June 2025

Büyükada Rum Yetimhanesi'nin geleceği merak konusu olmaya devam ediyor. Avrupa'nın en büyük ahşap yapılarından biri olan tarihi yetimhanenin otel yapılması kararı tartışmaları beraberinde getirdi. Fener Rum Patrikhanesi'nin bu kararı almasındaki nedenler ve Cemaat Vakıfları Temsilcisi Laki Vingas'ın açıklamaları, konunun detaylarını gözler önüne seriyor.

Yetimhanenin Otel Olma Kararı: Gerekçeler Neler?

Fener Rum Patrikhanesi, Patrik Bartholomeos başkanlığında toplanan Sen Sinod Meclisi'nde, 7 Haziran'da yaptığı açıklamada, 1960'larda kapanan ve ciddi hasar gören yapının restorasyonu için yapılan girişimlerin sonuçsuz kaldığını belirtti. Bu nedenle Patrikhanenin yapıyı, Büyükada'nın mimari ve sosyal dokusuna uygun, çevreye duyarlı ve ekolojik turizm faaliyetlerine açılmasına karar verdiği bildirildi. Cemaat Vakıfları I. ve II. Dönem Temsilcisi Laki Vingas, ahşap binanın güvenlik sorunları ve yüksek bakım maliyetleri nedeniyle kendi gelirini yaratmadan ayakta kalmasının mümkün olmadığını vurguladı.

Vingas, konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi:

"Patrikhane bu kararı aldı çünkü bu kadar büyük ve ahşap bir binanın, ciddi güvenlik sorunları da göz önüne alındığında, kendi gelirini yaratmadan ayakta kalması mümkün değil. Kültürel mirası korumak açısından da böylece uzun vadeli bir çözüm sunulmuş oluyor. Zira bugüne kadar bu binayı nasıl yaşatacağımıza dair kalıcı bir çare bulunamadı."

Vingas, binanın kültürel miras olarak önemine değinirken, bu ölçekte bir yapıyı sadece manevi değerle ayakta tutmanın zorluğuna dikkat çekti. "Kimse size 'Al bu fonu, binayı restore et ve sadece izle' demiyor. Ne Avrupa Birliği ne de başka bir 'zengin' bu kadar büyük bir yatırım yapmaz. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir örnek yok. Dolayısıyla rasyonel düşünmek zorundayız" ifadelerini kullandı.

Yetimhanenin Tarihi ve Önemi

1898 yılında Fransız mimar Alexandre Vallaury tarafından inşa edilen Büyükada Rum Yetimhanesi, başlangıçta otel olarak tasarlanmıştı. Ancak II. Abdülhamid'in otel olarak işletilmesine izin vermemesi üzerine, 1903 yılında Fener Rum Patrikhanesi tarafından satın alındı. Patrikhane, binayı yetim çocuklar için bir yurt ve eğitim kurumu olarak düzenledi. 20. yüzyılın başlarında faaliyete başlayan yetimhane, uzun yıllar boyunca yüzlerce çocuğa ev sahipliği yaptı.

1964 yılında Türkiye-Yunanistan ilişkilerinin bozulduğu dönemde kapanmak zorunda kalan yetimhane, o tarihten bu yana kaderine terk edildi. Bugün Avrupa'nın en büyük, dünyanın ise ikinci en büyük ahşap binası olarak tanımlanan yapı, 2010 yılında Avrupa Kültürel Mirası izleme listesine alındı. 2010 yılında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) kararıyla yapı yeniden Patrikhane’ye devredildi.

  • 1898: Fransız mimar Alexandre Vallaury tarafından inşa edildi.
  • 1903: Fener Rum Patrikhanesi tarafından satın alındı.
  • 1964: Türkiye-Yunanistan ilişkileri nedeniyle kapatıldı.
  • 2010: AİHM kararıyla Patrikhane'ye geri verildi.

Gelecek Ne Getirecek?

Büyükada Rum Yetimhanesi'nin otel yapılması kararı, tarihi ve kültürel mirasın korunması ile ekonomik gereklilikler arasındaki dengeyi bir kez daha gündeme getiriyor. Patrikhanenin bu kararı, yapının uzun vadeli olarak korunmasını ve gelecek nesillere aktarılmasını amaçlıyor. Ancak, kararın uygulanması sürecinde, çevresel ve sosyal etkilerin dikkate alınması büyük önem taşıyor. Yetimhanenin geleceği, tüm paydaşların iş birliği ve anlayışıyla şekillenecek.